Çin'de
bir adam, her gün omzuna koyduğu sopanın iki ucuna astığı büyükçe kovalarla,
çalıştığı eve su taşırmış. Adamın su taşıdığı kovalardan biri çatlakmış. Sağlam
kova içine doldurulan suyun tamamını eve ulaştırabilirken, çatlak kova yalnıca
doldurulan suyun yarısını ulaştırabilirmiş. Bu durum aylarca devam etmiş. Adam
her seferinde eve bir buçuk kova su taşıyabilmiş.
Kovalardan
ise sağlam olanı görevini hakkıyla yerine getirmenin gururunu yaşarken, çatlak
olan kova görevini yerine getiremediği için sürekli boynu bükük durmaktaymış.
Bir
gün artık dayanamamış çatlak olan kova... Ve adama:
-
Senden özür dilemek istiyorum! demiş.
"Neden?"
diye sormuş adam. Kova:
-
Aylardır gövdemde bulunan çatlak sebebiyle, görevimin sadece yarısını yerine
getirebiliyorum. Sen ise benim bu kusurumdan dolayı emeğinin tam karşılığını
alamıyorsun.
Adam
"Lütfen kendini suçlama!" demiş, "Lütfen eve dönerken yolun
kenarındaki çiçeklere bir bak!".
Kova
yol boyunca, yol kenarındaki güzel çiçekleri izlemiş... Sonra da çiçeklerin
sadece yolun bir kenarında olduğunu farketmiş... Eve varıldığında ise yine
eksik getirdiği sudan dolayı üzülmekteymiş...
Eve
vardıklarında adam:
- Gördün mü? demiş kovaya... Yolda sadece senin
tarafında çiçekler vardı. Ben senin kusurunu bilmekteyim, o yol kenarındaki
çiçekleri de ben ektim. Senin kusurundur o güzel çiçeklere hayat veren... Senin kusurun
olmasaydı o güzel çiçekler yetişmezdi...